Almanya için de ‘tehdit’ görülüyoruz

Almanya için de ‘tehdit’ görülüyoruz

Almanya’nın sınır dışı kararı ile tehdit ettiği Dr. Banu Büyükavcı ile dayanışma eylemleri sürüyor. Kararın Almanya ile Türkiye arasındaki politik ilişkilerin sonucu olduğunu belirten Dr. Büyükavcı, “Alman devleti de bizi kendine tehdit olarak görüyor” dedi.

Almanya’da TKP/ML’ye yönelik açılan dava nedeniyle 9 kişiyle birlikte yargılanan Dr. Banu Büyükavcı 28 Temmuz 2020’de Münih Eyalet Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında 3 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Nürnberg Kliniği’nde psikoterapist olarak çalışan Büyükavcı hakkında sınır dışı kararı da alınmıştı. Avukatları temyiz başvurusunda bulunması ve gerekçeli karar henüz açıklanmamasına rağmen Nürnberg Yabancılar Dairesi “Federal Almanya Cumhuriyeti için tehlike arz ediyor” gerekçesiyle Aralık 2020’de Büyükavcı’nın sınır dışı edilmesi sürecini başlatmıştı.

Dayanışma eylemleri büyüyor

2005 yılından itibaren Bavyera’da yaşayan ve hakkında açılan dava nedeniyle yaklaşık 3 yıl tutuklu kalan Büyükavcı’nın sınır dışı kararının durdurulması için Aralık ayından bu yana dayanışma eylemleri organize ediyor. Nürnberg’de Ver.di Sendikası önünde her hafta çarşamba günü Büyükavcı için eylem düzenliyor. Sendika binasına büyük bir pankart asılarak Büyükavcı ile dayanışma ilan edildi ve Nürnberg kentinin “insan hakları kenti” adına uygun davranması talep edildi.

‘Yalnız olmadığımı hissediyorum’ 
Sınır dışı kararı ve gösterilen dayanışmayı gazetemize değerlendiren Banu Büyükavcı, avukatlarının kararın durdurulması için başvuru yaptığını dile getirdi. Kararın uygulanıp uygulanmayacağını önümüzdeki günlerde netleşeceğini söyleyen Büyükavcı, çok sayıda sendika ve sivil toplum örgütünün kendisi için dayanışma kampanyası başlattığına değindi. Her çarşamba günü Ver.di Mittel Franken yönetiminin sendika önünde kendisi için eylem yaptığını belirten Büyükavcı, şunları belirtti: “Başlatılan eylem beklediğimizden çok daha fazla ilgi gördü. Salgın döneminde yüzlerce insan benim için bir araya geliyor. Şu ana kadar beş kez yapılan eylemle geniş bir kamuoyuna ulaşıldığını düşünüyorum. Bir süre parti ve sendika yaptığı açıklama ve yazdıkları mektuplarla yanımızda olduklarını gösteriyorlar. Bu da bizlere güç veriyor. Mutlaka ki bunlar da davanın gidişatında etkili olacaktır. Dayanışma gösteren herkese çok teşekkür ediyor ve yalnız olmadığını hissediyorum.”

‘Özgürlük mekanlarla sınırlı değil’ 
Tutuklandıkları süreçte izolasyona maruz kaldıklarını hatırlatan Büyükavcı, “10 kişi tutuklanarak yaşamdan koparıldık. Aylarca izolasyona tabi tutulduk. Özgürlüğümüz kısıtlandı ama bizler de özgürlüğün mekanlara hapsedilemeyeceğini biliyoruz. Bu yüzden de cezaevinde, hücrede ya da hayatın herhangi bir yerinde insanlar kendini özgür hissedebilir. Bizim düşüncelerimiz özgürlük içindir” şeklinde konuştu.
‘Almanya’da bir ilk’
Sadece kendisinin değil davada yargılanan diğer arkadaşlarının da mağdur edildiğine işaret eden Büyükavcı, “Ceza sadece bana verilmedi. Sinan Aydın, Musa Demir için de sınır dışı işlemleri var. Bazı arkadaşlarımıza 20 yıl, bazılarına ömür boyu Almanya’ya giriş yasağı getirildi. Almanya’da hiç kimseye bu kadar süre giriş yasağı verilmemişti” diye aktardı.
Çıkarları birleşiyor
Büyükavcı, birlikte mücadele etmenin önemine değinerek “Mücadeleyi birlikte veremezsek yarın olacaklara karşı hazırlıklı olamayız” diye ekledi. Kararın Türkiye ile Almanya ilişkileriyle bağına da dikkat çeken Büyükavcı son olarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Alman devleti Erdoğan ve TC faşizmini eleştirir gözükse de sonuç itibari ile çıkarlar doğrultusunda birleşiyorlar. Son 4 yıl içinde yaklaşık 30 kez Almanya Türkiye’ye silah satışında bulunmuştur. Mülteci politikalarında Türkiye’yle anlaştıklarını da düşünüyorum. Alman devleti sınıfsal konumu gereği kendilerine muhalif olarak gördüğü işçi, emekçi ve komünistlere karşıdır. Alman devleti de bizi kendine tehdit olarak görüyor.”

EREM KANSOY

CATEGORIES
TAGS
Share This