Turgut Öker: “7 Haziran Seçimleri Türkiye’nin Son Seçimleri Olabilir”

Turgut Öker: “7 Haziran Seçimleri Türkiye’nin Son Seçimleri Olabilir”

Turgut Öker

Turgut Öker

 

Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu eski başkanı ve HDP İstanbul milletvekili adayı Turgut Öker’e 7 Haziran seçimleri, Aleviler ve HDP ile yapılan ittifaka ilişkin görüşlerini sorduk.

Bir Alevi gözüyle bu seçimler neden bu kadar önemli?

Bugüne kadar Türkiye’yi yönetenler Alevileri pek sevmediler. AKP hükümeti ise, sevmemenin ötesinde muhafazakar seçmenin oyunu kemikleştirmek için Alevi düşmanlığı yapmaktan hiç çekinmedi. Bu hükümetin IŞİD barbarlarını desteklediği konusunda hiçbir tereddütümüz de yok. Tayyip Erdoğan başkanlığında bir Türkiye’de Kobani, Suriye veya Irak’da olduğu gibi kitlesel katliamların olabileceği gerçekliği Alevileri bu seçimlerde daha da endişelendirdi. 7 Haziran seçimleri Türkiye’nin son seçimleri olabilir. Erdoğan bir Cumhurbaşkanı’nın yapmaması gereken ne varsa hepsini yapıyor. Tam bir diktatör gibi davranıyor. Başkanlık koltuğuna oturduğunda kendine muhalif bir gücü yaşatmayacaktır.

Bugüne kadar mecliste bulunan Alevi milletvekilleri neden Alevi kimliğini temsil etmedi?

Alevi milletvekilleri Alevi kimliği üzerinden parlamentoda mücadeleye gitmiş değillerdi. Zaten mecliste bulunan bu milletvekillerinin Alevileri ne temsiliyet kabiliyeti ne de donamımları var.

Siz bu çıkış için neden bu kadar beklediniz?

Aslında beklemedik. Bir önceki seçimlerde Istanbul 1. Bölgeden bağımsız aday oldum. Tek davam Alevilerin inanç ve kimlik özgürlüğüne kavuşması ve yeryüzünde maruz kaldıkları katliamlardan kurtulmaları oldu. Bu nedenle siyaset benim için vazgeçilmez oldu. 27 yıl önce Avrupa’da Aleviler adına ne hedef belirlediysek bugün bu hedeflerin hepsine ulaştık. Şimdi bu hedeflerimizi siyasi anlamda Türkiye’de de gerçekleştirmeyi planlıyoruz.

HDP ile ittifakınız nasıl gerçekleşti?

Aleviler kendilerini oldukları gibi kabul eden, mücadelesine saygı duyan ve temsiliyet hakkı veren siyasi parti arayışı içerisindeydiler. HDP bu taleplerimize saygın ve çağdaş bir şekilde yaklaştı. CHP’den gelen teklif ise sandıkların bekçiliğini yapmak oldu. 90 yıldır CHP Aleviler için bir çözüm olmadığı gibi, Aleviler yalnızca oy deposu olarak görüldü. Ayrıca IŞİD barbarlığına karşı Kürtlerin direnişi, insanlığın kurtarıcısı olması sebebiyle Aleviler ve Kürtleri yan yana getirdi.

Bu ittifak veya eylem birliği ne anlama geliyor?

Ben daha çok stratejik işbirliği diye nitelendirdim. Siyasi açıdan hedeflediğimiz amaçlara ulaşabilmek için HDP bünyesinde bulunan tüm bileşenlerle yoldaşça, hedef ve mücadele birliğimizi bu partinin çatısı altında somutlaştırdık. Alevi hareketi kendini fesh ederek HDP ile bir ittifak yapmış değil. Alevi hareketleri bundan sonraki faaliyetlerini HDP çatısı altında yürütecek de değil. Bugüne kadar yarattığı tüm değerleri koruyacak. Ben HDP’den milletvekili adayıyım ancak HDP üyesi değilim. HDP’nin ‘Bizler Meclis’e’ sloganından kastı da budur. HDP yekpare ideolojiden oluşan bir parti değildir.

‘CHP hapishanesinde tutsak Alevilerin özgürlük yürüyüşü’

HDP’den adaylığınızı bu yaptığınız açıklamalar doğrultusunda değerlendirebilir miyiz?

Bana CHP genel başkanlığını verseler yine kabul etmem. Benim siyasi kimliğim sol-sosyalist bir kimliktir. CHP böyle bir parti değil. Benim CHP’den aday olmam demek bunca yıldır savunduğum tüm ilkeleri yok saymam demektir. Alevilerin talepleri ve politik ilkeleri açısından yola çıktığımızda da Türkiye’yi bu noktaya getiren Diyanet İşleri Başkanlığı’dır. CHP ile ittifak yapmamamızın en önemli sebebi Diyanet’tir. Alevilerin bu tavrı, tarihsel olarak CHP hapishanesinde tutsak Alevilerin özgürlük yürüyüşüdür.

Sizin HDP’den adaylığınız Aleviler için ne anlam ifade ediyor?

Bu Alevilerin kendi örgütleri üzerinden meclise gitme ittifakıdır. Benim HDP’deki konumum Avrupa ve Türkiye’de bir mücadelenin parlamentodaki sesi olacak.

Alevilik bir inanç örgütüdür siyasi bir parti değildir söylemini sıkça duyuyoruz. Son dönemlerde Aleviler siyasi olma yolunda ilerliyor diyebilir miyiz?

Bu ifadeyi kullananlar Alevilikten bihaber insanlar. Alevilerin hiçbir tarihsel simgesi veya lideri yoktur ki hastalıktan dolayı yatakta son nefesini vermiş olsun.

Peki neden böyle bir söylem geliştirildi?

Aynen Sünnilikte olduğu gibi Alevilik’te de din afyonu yaratmaya çalışmalarındandır.

Sizin veya başka bir Alevinin mecliste olması bir inancı mı yoksa bir kimliği mi temsil ediyor?

Bir inanca mensup olan kitlelerin temsil edilmesi anlamına geliyor. Yani Aleviler başka bir şey Alevilik başka bir şeydir. Birisi bir öğreti bir diğeri o öğretiye mensup insanlar topluluğudur. Biz mecliste topluluk olarak Alevilerin, inanç olarak da öğretilerinin temsilcileri olacağız .

Britanya Alevi Birliği Federasyonu kendi tabanından açıkça HDP’ye oy isteyemiyor bunun bir bölünmeye yol açacağı endişesini taşıyorlar. Sizin de adaylığınızı göz önünde bulundurursak HDP’ye oy istemek neden bölünmeye sebep olacak?

Bölünmeye tabi ki sebep olmaz. Buradaki federasyonumuzun yeni olmasından kaynaklanan bir tereddüt söz konusu.

Genelde vicdanınız ile oy kullanın çağrısı yapılıyor. Herhangi bir destek çağrısı yok…

269 delege içerisinde HDP ile işbirliğine el kaldıranlardan birisi Britanya Alevi Federasyonu Başkanı İsrafil Erbil’di. Kendisinin el kadırarak aldığı bir karar ona yabancı bir karar olamaz. Avrupa Alevi Birliği Konfederasyonu’nun yüzde 99’luk iradesi ile alınmış bir karardır. Bu nedenle herkes bu karara saygı duymalıdır.

Peki buna rağmen neden böyle bir açıklama yapılamıyor?

Tereddütten kaynaklanıyor bence…

Nedir bu tereddüt?

İnsani kaygılar örgütsel ilkelerin önüne geçiyor. Örgütümüzün aldığı kararı açıkladık ancak bu karara uyan olur veya olmaz. Britanya’da da aynı durum söz konusudur. İsrafil Erbil HDP’ye oy vereceği yönünde açıklamasını yaptı. Sendika veya sivil kuruluş örgütlerinin başkanları kurumsal tercihlerini dile getirmeseler bile bireysel tercihlerini ifade eden açıklamalar yaparlar bu da bir işaret olur.

Bölünme olur mu?

Olmaz. Seçimlerden sonra hem Aleviler hem de tereddütü olanlar en doğru kararı verdiğimizi görecekler. Bu nedenle bu konudaki öngürümüzden hiç süphem yok. İtirazı olanlar seçimden sonra bize hak vereceklerdir.

Adaylığınızın kafası karışık Aleviler açısından olumlu etkisi oldu mu?

Ben bir partinin adamı değilim, benim çizgimi bilen bilir. Ömrümü adadığım dava Alevilik davasıdır. Bu davamda daha başarılı olabilmem için HDP bir araçtır ve adaylığım davama meşru zemin oluşturacaktır. Avrupa’da başardığımız Güç Birliği’ni Türkiye’de başaramadık. Öncelikli amacım Türkiye’de de böyle güç oluşturmak ve Alevilerin birliğini sağlamak, kimlik siyaseti hareketini başlatmak. Bu tabi ki bu ayrı bir parti kurmak anlamına gelmiyor.

Bu söyledikleriniz bir siyasi yol haritası mı?

Evet bir siyasi yol haritası diyebiliriz. Milletvekili adayı olmamın sebebi bu siyasi yol haritasıdır. Türkiye’de Aleviler henüz bir çatı altında örgütlenebilmiş değil. Benim için bu tarihsel bir sorumluluk ve bu sorumluluğu da ancak ben yerine getirebilirim diye düşünüyorum.

Bundan sonra Alevileri neler bekliyor?

Erdoğan’ın 8 Haziran’da yenilgiye uğraması Alevilere inanılmaz bir özgüven kazandıracak. Çünkü Aleviler ilk kez bir siyasi tercihte bulundular ve biz de varız dediler. Alevilerin özgüvenlerini yeniden kazanmaları Türkiye’de en belirleyici güç olmalarını sağlayacak.

Bu söylediğiniz yavaş yavaş gerçekleşiyor mu?

Seçimlerden sonra bunun önünün açılacağını düşünüyorum.

‘Kürt Özgürlük Hareketi, Kobani öncesi ve sonrası’

Kürt Özgürlük Hareketi Alevilerde zihinsel bir dönüşüm yarattı diyebilir miyiz?

Kürt Özgürlük Hareketini 90’lı yıllarda çok sağlıklı değerlendiremedik. Türkiye Cumhuriyeti’nin örgütlediği bir hareket olarak gördüm. Bundan dolayı da sağlıksız ilişkilere girdim. Kürt Özgürlük Hareketinin özgüveni ile birlikte kendi dışındaki toplumsal yapılara yoldaşça yaklaşımı bugün bu hareketin tarihsel misyonunu bir adım daha öne çıkardı. Kürt Özgürlük Hareketinin farklı kimlik ve etnik grupların maruz kaldığı katliamlara ve saldırılara bedel ödeyerek ve şehitler vererek karşı koyması bizler açısından bu hareketi bugüne kadar vermiş olduğu mücadele ve misyonundan daha anlamlı bir yere taşıdı. Kürt Özgürlük Hareketine, Kobani öncesi ve sonrası tanımlaması yapılacaksa bu yanlış olmaz.

Bazı Alevilerin Şafi Kürtler önyargısı nasıl yıkılacak?

Bu önyargı ancak pratikte yıkılabilir. Aleviler için Madımak neyse Roboski de odur. Roboski’ye yaptığımız taziye ziyareti ve yine yaptığım seçim çalışmalarında da gördüğüm; kadınların devrimci tarzdaki değişimi ve dönüşümü takdire şayan bir durum. Egemen güçler bugüne kadar yan yana gelmemizi engelledi fakat yan yana gelişimiz bu önyargıları da yıkacak. Farklılıklarımızda bizim eşit koşullarda yaşamamıza hizmet edecektir diye düşünüyorum. Mazlum halklar birleştiğinde bize bu acıları yaşatanları alaşağı etme imkanını bulacağız.

Rojava Devrimi Aleviler açısından ne ifade ediyor?

Rojava Devrimi; öğreti olarak Alevilere hiç de yabancı olmayan bir anlayışın ve modelin Ortadoğu’da hayata geçirilmesi olarak görülüyor. Alevilikte, özyönetim, demokrasi ve dünyada çok az inançta olan rızalık vardır. Kendi içinde farklılık arz eden halkların, birbirlerinin hukunu yaşatma pahasına bir araya gelmeleri sadece Rojava açısından değil, tüm Ortadoğu açısından da bir model. Alevilerin bu temsiliyeti pratikte görmeleri bakımından Rojava Devrimi önem taşıyor.

Seçimlerden sonra Türkiye’yi nasıl bir tablo bekliyor?

Barajı aşacağımıza dair hiçbir süphem yok. 90 yıl boyunca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tek tip insan yaratma politikası ve Türk İslam sentezi tarihe karışacak. Türk-İslam sentezi Kürtleri ve Alevileri asimile ve yok etmek istedi. Ancak 8 Haziran’dan itibaren Kürtler ve Aleviler güçlü bir şekilde parlamentoda olacak. HDP’nin “Biz” projesi üzerinden zulüm gören tüm halklar için yeni bir süreç başlayacak ve bu yok eden zihniyet için ise ciddi bir yenilgi olacak.

CATEGORIES
TAGS
Share This