Britanya da yoksulluk

Britanya da yoksulluk

Göçmen toplulukların büyük umutlar ile geldikleri ve burada kendilerine yaşam olanakları kurduğu Britanya da, yoksulluk sadece yaşam koşulları giderek ağırlaşan yeni göçmenlerin değil ama bu ülkede yaşayan milyonlarca insanın da en temel sorunu haline gelmiş durumda. 2011 yılından bu yana uygulanan kemer sıkma politikalarının derinleştirdiği yoksulluk, geçtiğimiz günler de gerçekleşen erken genel seçimler de muhafazakarların parlamentoda çoğunluğu elde etmesi ile beraber derinleşerek devam edeceğinin de habercisi niteliğinde. Resmi istatistiklere göre sadece Nisan 2019 ile Eylül 2019 arasında 820 bin kişi temel yiyeceklerini alabilecekleri paraları olmadığı için gıda bankalarından (Food Bank) geçinmek zorunda kaldı, Britanya genelinde bugün 2,000’den fazla gıda bankası söz konusu ve bu gıda yardımlarına sadece işsiz olan ve devlet yardımlarından faydalananlar değil aynı zamanda çok düşük ücretlere çalıştırılan işçiler de başvurmak zorunda kalıyor. 2010 yılından bu yana sokaklarda yatan insanların sayısında %165 oranında bir artış yaşanmış durumda. Bugün hiç bir yerde kalacak yeri olmadığından kaynaklı sokaklarda yaşamak zorunda kalan 6 binden fazla insan söz konusu. “Bazen yeterli enerjiniz olmaz…. Sadece başınızı masanın üzerine koyarsınız ve sonunda sınıfta uyuya kalırsınız ve başınız derde girer, öğretmen size kızar” Yoksulluktan dolayı beslenemeyen bir çocuğun bu söyledikleri yoksulluğun Britanya da ki durumu bakımından çarpıcı bir örnek. Britanya da 5 milyon çocuk yoksulluk sınırının altında yaşamak zorunda. Sadece öğlen yemek yiyebilsinler diye okulların tatil olmasını istemeyen yüzbinlerce aile söz konusu. Son yıllarda Sanayileşmiş G7 ülkeleri içerisinde en hızlı büyüme oranlarını kaydeden Birleşik Krallık’ta yaklaşık yoksulluk seviyesinin bu kadar yüksek olması kapitalist düzende ki adaletsizliğin en çıplak örneğidir. Bir taraftan tum bu yoksulluk cenderesi içerisinde kârına kâr katan bir avuç zengin öte taraftan en temel insani ihtiyacını dahi karşılayamayan milyonlarca insan, kuşkusuz bu adaletsizliğin nihai olarak son bulacağı düzen eşitlik ve adalet eksenli bir politik ekonomi sistematigi izleyen Sosyalizm ile mümkündür. Ancak sosyalizm de kendiliğinden oluşan bir sistem olmanın ötesinde bilinçli kitlelerin eseri olarak tarih sahnesinde yerini alacaktır. Tam da bu sebepten kaynaklı tek kurtuluşun örgütlü ve birlikte hareket etmekten geçtiği bilinci ile, Kürdistanlı ve Türkiyeli göçmenler olarak okullar da, sendikalar da, demokratik kitle örgütlerinde ve örgütlenme olanaklarının olduğu bütün alanlarda örgütlenerek bu adaletsizliğin ve yoksulluğun ortadan kalkması mücadelesinin bir parçası olmak zorundayız. İngiltere’de tahmini olarak 14,3 milyon insan yoksulluk içinde bunların 8.3 milyonu çalışma yaşındaki yetişkin, 4.6 milyonu çocuk ve 1.3 milyon emeklilik yaşını doldurmuş olanlardan oluşuyor. Toplam nüfusun yaklaşık% 22’si yoksulluk koşullarında yaşıyor bu oran çocuklar da %34’ü buluyor. Yoksulluk içinde olanların %49’u “kalıcı yoksulluk” içindedir.

 

CATEGORIES
TAGS
Share This